Ey zavallı şair bozuntusu!
Dön de bir şu haline bak!
Güzel kızların tahrik edici bakışları
gezinmeye başladığından beri çirkin bedeninde
eskisi gibi yazamaz oldun artık!
Dizelerin sahte!
O hep eleştirdiğin ünlü şairler gibi basit yazıyorsun artık!
O incecik dudaklarından şehvetli sözler dökülen
fahişe sürüsüne yaranmak için sürüyorsun artık
o acı mürekkebi diline!
Yazıklar olsun sana!
Bak, görmüyor musun?!
Çoktan terk etti seni ilham perilerin!
Tırmala dur şimdi etini, bir satırcık şiir yazmak için!
Onlar seni boş kaşıkla beslediler!
Anla,anla,anla artık!
Yok ki kendinden başka hayranın!
O kancık kızlar anlayamıyorlar diye
tek tek çıkarttın şiirlerinden en güzel kelimelerini!
Ruhunu çıkarttın ve bir kenara bıraktın!
Git şimdi sen en iyisi as kendini!
Ama bu kez şerefsiz bir şair olarak as!
Eskisi gibi LAYIK DEĞİLSİN artık darağacına bile!
Sen şimdi o kancık kızların
yalanlarla dolu anlamsız övgülerine muhtaç
zavallı bir şairsin!
“Evet, çok güzel kitabınız…
Telefon numaranızı alabilir miyiz?! ”
Aptal adam!
Hiç ama hiç okumadı ki onlar senin şaheserlerini!
Yalnızca dandik bir kitabın üstünde büyük harflerle adın yazıyor diye
seninle yatağını paylaştılar!
Hatırlasana;
nasıl da ürktüler şiirlerini okumaya kalkıştığında!
Hatırlasana;
nasıl da hemen uzaklaştılar hayallerinden bahsetmeye çalıştığında!
Anla, anla,anla artık!
Onlar duygusuz, onların ruhları çürümüş!
Ağır parfüm kokusu yetmiyor artık
bedenlerinden taşan iğrenç kokuyu saklamaya!
Ama sen her şeye rağmen
hala onları kaybetmemek için direniyorsun!
Diren bakalım!
Bu arada haberin olsun;
gizli saklı odalarda ilham perilerine durmadan tecavüz ediyorlar
spermlerini de senin kitaplarının yaprakları ile siliyorlar!
Zavallı şair bozuntusu!
Git ve o fahişelere yaranmaya çalış!
Şiir seni çoktan
reddetti bile evlatlıktan!